Bu Karışım (Hamileleri) Gripten Koruyor.
Bir anne adayı, hamile kaldığı andan itibaren immün sistemi giderek zayıflayacaktır. Bu durum annenin vücudunun savunma hücrelerinin, bebeğe saldırmasını engelleyerek gebeliğin devamlılığını sağlaması için doğal bir süreçtir. Ancak bu süreçle beraber direnci azalan gebe vücudu, soğuk algınlığı, grip gibi hastalıklara karşı savunmasız kalacaktır.
HİÇ HASTA OLMAMAYA ÇALIŞIN
Direnci azalan gebe vücudu, soğuk algınlığı, grip gibi hastalıklara karşı savunmasız kalacaktır. Bu yüzden özellikle gebelerde soğuk algınlığıyla mücadelenin en önemli aşaması hastalıktan korunmak ve hiç hasta olmamaktır. En kötü durumda bile anne rahmindeki bebek, grip virüsüyle karşılaşmayacak, virüsün direkt geçip zarar veremediği anne karnındaki bebek, gribin sadece annede yarattığı semptomlardan olumsuz etkilenecektir.
SOĞUK ALGINLIĞININ BELİRTİLERİ NELER?
Soğuk algınlığı; burun akıntısı, hapşırma, gözlerde sulanma, hafif ateş ve kırgınlıkla devam ederken, gribal enfeksiyonlar yüksek ateş, titreme, kas ağrısı öksürük, solunumda zorluk, şiddetli baş ağrısı gibi semptomlarla daha şiddetli ilerler. Soğuk algınlığında ateş genelde 38 dereceyi geçmezken, gripte 38 derecenin üstüne çıkabilir. Soğuk algınlığı genelde ilaçla 7 gün, ilacsız 1 hafta sürmektedir. Ancak hamile olan bir insanda bu durum ortalama 10-14 gün kadar sürecektir.
SOĞUK ALGINLIĞINA YAKALANAN GEBELER NE YAPMALI?
Bu yüzden grip döneminde iyi istirahat ederek, bol su ve vitamin alarak, doktor kontrolü altında bu süreci atlatmak gerekmektedir. Özellikle kalabalık ortamlardan uzak durulmalı, eller sık sık yıkanmalı ve el dezenfekteni ile temizlenmelidir. Grip aşısını zamanında yaptırmak gerekmektedir. Aşının, oluşan antikorların bebeğe geçerek doğum sonrası bebeği koruduğu da söylenmektedir. Öncelikle grip olan vücut dinlenmek isteyecektir. Bu süreçte vücudu iyi bir şekilde dinlendirmek gerekmektedir. Hasta kendini iyi hissettiği dönemlerde hafif egzersizler yaparak vücudunu daha dinç tutmaya çalışmalıdır. Bulunulan ortam iyi havalandırılmalıdır. Özellikle geniz akıntısı ve enfeksiyondan kaynaklı hafif bir mide bulantısıyla iştah azalması yaşanabilir. Ama buna rağmen vücut direncini artırmak için doğru ve düzenli beslenmeye devam edilmelidir. Özellikle C vitamini almaya özen gösterilmelidir. Portakal, mandalina, greyfurt, kivi, brokoli, ıspanak gibi ürünlerin tüketimi artırılmalıdır. Özellikle immün sistemini kuvvetlendirmek açısından, çinko takviyesi yapılmalı ve bol bol sıvı tüketilmedir. Sıvı olarak bitki çayı, meyve suyu gibi ürünler tüketilmelidir. Grip ve soğuk algınlığı hastalıklarında vücudun sıvı ihtiyacı artacağından çeşitli sıvı tüketimleri artacaktır.
BAL SOĞUK ALGINLIĞINA İYİ GELİYOR
Soğuk algınlığına iyi gelen bir diğer şey ise baldır. Bal ve karabiber karıştırılarak tüketilmelidir. Ayrıca tercihen ılık su ve limonla birlikte de tüketilebilir. Eğer ateş 38 derecenin üzerinde seyrediyorsa, yemek yeme ve uyuma gibi zorunlu ihtiyaçları engelleyecek bir duruma geldiyse, yeşil renkte balgamlı öksürük varsa, öksürükle birlikte göğüs ağrısı ve hırıltı yaşanıyorsa, nefes almada güçlük çekiliyorsa, sinüslerde ve başta şiddetli ağrı, baş dönmesi durumu oluşuyorsa, enfeksiyon 10-14 gün geçmesine rağmen halen azalmadıysa enfeksiyon ciddi bir boyuta ulaşmış demektir. Bu süreçte hastanın doktor kontrolünde daha dikkatli tedavi edilmesi gerekmektedir. Gebelikte grip ve soğuk algınlığı için en fazla dikkat edilmesi gereken şey vücut direncinin yüksek tutulmaya çalışılmasıdır. Kaynak:Hürriyet