HABER

YAPAY ET VE ARKASINDAKİ GERÇEKLER

Laboratuvarda üretilen etler, hayvanlardan kök hücre alınması ve bunların laboratuvarda besleyici bir sıvının içine konularak büyütülmesi ile elde ediliyor. Büyükbaş hayvanların çıkardıkları metan gazının çevreye olumsuz etkileri olduğu iddiasıyla yapay etin üretilmeye çalışılıyor işin aslı öyle değil. Dünyada karbondioksit gazlarının yüzde 60’ını kullandığımız araçlar, yüzde 15’ini sanayi, yüzde 14’ünü ise büyükbaş hayvanlar yapıyor. Biz bütün gaz sorununu çözdük bir tek hayvanlar mı kaldı?

Yapay et laboratuvar ortamında ve hızlı bir şekilde üretiliyor. Üreme şekli kanser hücrelerinin üreme şekliyle birebir aynı. Halk sağlığı için zararsız deniliyor ancak laboratuvar ortamında bakterilere karşı korumak için çok ciddi bir antibiyotik kullanılıyor. Bu durumda ne kadar sağlıklı?”

Dünya nüfusunu azaltmak isteyenler; iğrendirerek, korkutarak, tedirgin ederek, sağlığı bozarak karşı tedbir alıyor. Diyorlar ki, ‘ya çok çocuk ya açlık. Ya çocuk ya börtü-böcekle beslenmek, Ya eşcinsellik ya ölüm. “Ölümü gösterip sıtmaya razı etmek” diye tam da buna denir.

İlk insandan beri insanların beslenme gıda protein alımı doğal et doğal bitkilerle olmuştur. Sadece günümüzde insanlığa; bilim insanları künyesi adı altında paralı araştırmacılara finansal destek sağlayarak istedikleri bilimsel sonuçların hazırlatıldığı bir zaman dilimindeyiz ve zehiri faydalı olarak gösterebilecek kadar pazarlama stratejisine giriştiler. insanlığa medya aracılığıyla makalelerle kendi ısmarlama bilimsel çalışmalarıyla ve medyada haber reklam gibi unsurlarla bu konuları gündeme getiriyorlar. amaç zemin hazırlamak. Yapay ette bunlardan biri.

İnsanların hem gündemleri hem de hayatları işgal ediliyor

insanların hem gündemleri hem de hayatları; yapay et, iklim krizi, virus, böceklerle beslenme ve fıtrat dışı cinsellik şeklinde uzayıp giden medya başlıklarıyla meşgul ediliyor. Her ülkenin marjinal ünlüleri de bu reklam ve pazarlama stratejisinin gönüllü yada ücretli çalışanı haline gelmiş durumda.

bütün bu gündemler tesadüfen ortaya çıkmış değil. Bilinçli bir şekilde medyaya servis edilen bu gündemler insanların bunları zamanla kabul etmesine zemin hazırlamak içindir. Ünlüler ve tanınmış insanların reklamlarla ileride bunları zehir değil de şifa yada fayda ekseni altında doğayı koruma hayvanları koruma etiketleriyle normalleştireceği aşikardır.

Esas amaç Dünya nüfusunu azaltmak bir yana etteki doğal faydalardan insanları uzaklaştırmak kontrol altına alabilmek köleleştirmek. Çünkü Hayvani beslenenlerde asilik başkaldırı ol olurken bitki kökenli beslenenler ise koyunlar gibi kabulleniş ve itaat ekseriyetinde yaşamlarını sürdürür.

Batı bilim insanları önceleri Herkese bol et yemeyi tavsiye etmişlerdi.. Şimdi ise bu tavsiyede bulunanların sesinin çıkmaması manidardır. Büyük gıda şirketleri Para gücüyle yapay iklim, yapay et, yapay kıtlık gibi projelerini medyada sürekli gündem yapmaktadır. Eti kötüleyip veganlık dayatması yapmaları yetmezmiş gibi büyükbaş hayvanların dünyanın dengesini bozduğunu iddia edecek kadarda ileri gittiler esas amaç hayvanları yok etmek istemeleri. Yerine laboratuvarlarda üretilen sentetik et yani karışımları insanlara yedirebilmek. böcek yeme güzellemeleri de cabası.

Bazı araştırmacılar ise laboratuvarda üretilen etlerin güvenilirliğini sorguluyor. Oxford Üniversitesinden bir ekip Şubat ayında yaptığı bir araştırmada ineklerin nitrojen oksit ve metan gazı ürettiğini, laboratuvarda et üretildiğinde ise ortaya karbondioksit çıktığını belirtti. Laboratuvar, et üretimi sırasında ortaya çıkan karbondioksiti enerji kaynağı olarak kullanabiliyor. Metan gazı atmosferde çok daha yıkıcı bir etkiye sahip olsa da karbondioksitin aksine metan yaklaşık 12 yıl içinde çözünerek etkisini kaybediyor. Yani metanın etkisi karbondioksite göre daha kısa süreli.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu